9 Aralık 2017 Cumartesi

 BİR NESLİN ÖNCÜLERİ
İlk İmam Hatip Kuşağından Portreler
 
Yazar: Mahmut Çetin
Ön İnceleme: Şükrü Öztürk, Süreyya Balkış, Ömer Kara
Kapak Kompozisyonu: Ömer Kara
Sayfa Düzeni: Vadi Grafik
Düzelti: İsmail Derin
ISBN: 978-605-9004-04-6
BİYOGRAFİ NET YAYINCILIK 
1.Baskı Kasım 2017 Ankara
Sayfa: 702 
Ebat: 16x23
 
BİR NESLİN ÖNCÜLERİ’ni anlatmak, Türk Milleti’nin süregelen İslam tasavvurunun merhalelerini ve tezahürlerini anlatmak demektir.
 
BİR NESLİN ÖNCÜLERİ; Türkiye Cumhuriyeti, Diyanet İşleri Başkanlığı yapısı altında İslam dininin sağlıklı bir anlatım ve yorumunu uygulama başarısını göstermiştir. Muhtelif zamanlarda düzenlenen Avrasya İslam Şuraları, kültürel ve sosyal hizmet amacı güden Türkiye Diyanet Vakfı, İslam Ansiklopedisi ve İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) gibi hizmetler bu bakış açısının pratiklerini göstermiştir.
 
Türkiye Cumhuriyeti’nin evrensel başarısına, bu çalışmamızda ele aldığımız BİR NESLİN ÖNCÜLERİ imza atmıştır. 
 
 
BİR NESLİN ÖNCÜLERİ’nde anlatılan isimler:
 
Tayyar Altıkulaç, Hüseyin Albayrak, Hüseyin Aydın, Halis Ayhan, Niyazi Baloğlu, Ahmet Baltacı, Ali Şakir Ergin, Halit Güler, Kemal Güran, Ahmet Gürtaş, Yasin Hatiboğlu, Halil Hayıt, Avni İlhan, Hayreddin Karaman, Mehmet Kervancı, Hamdi Mert, Şevki Özkan, Şükrü Öztürk, Selahattin Parladır, Mehmet Ali Sarı, Rıza Selimbaşoğlu, Mehmet Solmaz, Bekir Topaloğlu, Sami Uslu, Ahmet Uzunoğlu, Mustafa Uzunpostalcı, Yakup Üstün, Mustafa Saim Yeprem, İrfan Yücel.

1 Mart 2012 Perşembe

mahmut çetin yazılar


İzafeten İsim Teorisi
Kıymetli dostum Yaşar Süngü Bey’e söz verdim. Yazmam gerek! Ama uzun süredir yazamadım. Aslında mesele, günlük yazı mantığına girememekten kaynaklanıyor…Yoksa ben aslanlar gibi yazarım. Epey bir kitap yazmış bir adam olarak, enteresan bir şeklide güncel bakış açısına bürünüp yazamadım.
Sorun bu yazma sürecine girdikten sonra ne voleleri kaçırdım düşünüyorum. Anter Anter rüzgar gibi mağdurları oynarken, ben onun Türk Bayrağı yakmaktan suçlu olduğunu yazamadım. Mehmet Ali Birand’ın kayınçoları Ali ve Ömer Karacan’ın Milliyet’ten tasfiyesini yazamadım.
Bülent Arınç ve Hüseyin Çelik’in Atatürk demagojilerini yazamadım. Ardından başbakanın ikinci, Kadir Topbaş’ın birinci ameliyatı geldi. Mitçiler, polisler ve adliyeciler birbirine girdi. Ben hiçbir şey yazamadım.  Aslında şu anda da yazacaklarım çok belirgin değil…

Bir nevi sanat için sanat yapıyorum. Yazmak için yazıyorum. Dilin kemiği kolay kırılmıyor. Hep kupürler, dosyalar, kitaplaşma çalışmaları içinden imdadıma Che Guevara yetişti. Che nasıl yetişti derseniz, şöyle…
Batman’da Nihat Turgut isimli bir vatandaş yeni doğan çocuğuna Ernesto Che Guevara adını vermiş... Bunun nasıl bir psikoloji olduğunu aslında daha önce gözlemledim.

Benim bir çok arkadaşım çocuklarına Necmettin Erbakan, Alparslan Türkeş, Haydar Baş, Muhsin Yazıcıoğlu, Said Nursi, Esat Coşan, Necip Fazıl ve Aykut Edibali’den hareketle isimler koydu. Şimdi çevremde bir çok delikanlı bu önderlerin isimlerini taşıyor. Bizim ortaokuldaki bir arkadaşımızsın adı da ‘Alparslan Türkeş Dayıoğlu’ idi. Mahalle arkadaşım Sami’nin ismini mahallemizin abid şahsiyeti babası Davut Amca, şeyhi Ramazanoğlu Mahmut Sami Efendi’den dolayı vermişti.

 Düşünün Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın ismi ‘Recep’ ‘Tayyip’ ve ‘Recep Tayyip’ olarak çocuklara veriliyor. Erdoğan’ın adını Gazze’nin başbakanı İsmail Haniye torununa ‘Erdogan’ olarak verirken, Başbakan Erdoğan da çocuğuna ‘Necmettin Bilal’ adını Necmettin Erbakan’dan dolayı vermişti.

 Eskilere doğru gidince Tam İlmihal müellifi Hüseyin Hilmi Işık Bey’in ismi de Osmanlı dönemi sadrazamlarından Hüseyin Hilmi Paşa’ya izafeten konulmuştu. Enver Ören’in isminin Enver Paşa’dan, kardeşi Niyazi Bey’in isminin de Resneli Niyazi’ye izafeten verildiğini duymuştum.

İslam Dünyası’nda başta Enver Paşa’nın isminin uzanımlarını hala görebiliyoruz. Çok yaygındır Enver Paşa’dan dolayı Enver ismi. Belki de Malezya’daki Enver İbrahim ismi de Enver Paşa’dan geliyordur. Araştırmak lazım. Neyse ki şimdi Enver Paşa’dan bayrağı Recep Tayyip Erdoğan ismi almış gibi görünüyor. Artık İslam Dünyası’nda favori isim ‘Erdogan’…

Dünyada Erdoğan isimi yaygınlaşırken, Batman’da ‘Ernesto Che Guevara Turğut’ dünyaya geliyor... Castro’dan mülhem ‘Fidel’ ismini de duymuştum. Deniz Gezmiş, Mahir Çayan ve İbrahim Kaypakkaya’ya izafeten de bu isimler yaygındır. Erzurum’da Türk Dili hocası olan Nazım Hikmet Polat’ın ismi de böyle bir isim kazasıdır.

Milliyetçi hocanın ismi, Nazım Hikmet’ten geliyor. Balkanlar’da ve Türkiye’deki Balkan göçmenleri arasında, Bülent ve Rahşan Ecevit’ten dolayı ‘Bülent’ ve ‘Rahşan’ ismi yaygındır. Türk Dünyası’nda Türkiye’den daha fazla ‘Alparslan’ ve ‘Türkeş’ ismi varmış. En son İran’dan ve Afganistan’dan Türkeş isimli çocukların haberleri geldi.

Linç edilerek öldürülen Libya’nın devrik lideri Muammer Kaddafi’nin ismi de Afrika’da bir efsanedir… Güney Afrika’nın zenci direnişçi lideri Mandela, oğluna Kaddafi ismini verir. Kaddafi’nin isminin Türkiye’de yansımaları vardı. Bir kameraman arkadaşımın adı Kaddafi idi. Faysal ismi de eski Suud kralından dolayı sıkça görülür. Bazen Vahdettin ismine de rastlarız. Bunların doğu kaynaklı olanları aile isminden gelse de batıdaki isimler hususen Sultan Vahdettin’e izafeten verilmiştir.

Bana en ilginç gelen adlardan biri de ‘Ledin Barlas’ ismi olmuştur… ANAP Milletvekili Ledin Barlas doğduğunda Sovyet devrimi olmuştur. Babası Sovyet devriminin lideri Lenin’e özenerek, çocuğunun adını ‘Lenin Barlas’ koyar. Sonra komünizmin ne mal olduğu su yüzüne çıkınca, çocuğun ismini ‘Ledin Barlas’ olarak değiştirir.

 İlerde yaygın bir şekilde göreceğimiz isimlerin başında Abdullah Öcalan ismi geliyor… Bunu şimdiden içselleştirmemiz gerekiyor.

 PKK’lıların Zerdüştlük dinini sevdiği yolundaki polemikleri hep duyduk. Ama doğrudan Zerdüşt vak’asına Yaşar Kaya’nın bir yazısında rastladım. Şeyh Said’in özel kalem müdürü Liceli Fehmi (Fırat) oğluna ‘Zerdüşt’ ismini vermiş. Yaşar Kaya’nın anlattığına göre Liceli Fehmi'nin iki oğlu vardır. Birisi Bitlis’te avukatlık yapan Sırrı Fırat, diğeri de Zerdüşt Fırat'tır. Oğluna, ateşe tapan mecusiliğin kurucusu Zerdüşt’ün adını vermesi ilginçtir.

Kore’de askerliğini yapan Zerdüşt Fırat, Japonya'da bir banka soygununa karışır. Zerdüşt Fırat’ın babası Liceli Fehmi, Hoybun sürecinde Bedirhanlar’dan Celadat’le tartışır. Celadet Bedirhan sorar: “Oğlum Fehmi, bana karşı konuşan sen değilsin.” Liceli Fehmi cevap verir; “Beyim sana saygılıyım, ama Kürdistan söz konusu olduğunda, yalnız sana karşı değil, Allaha da karşı çıkarım…” Evet bir insan çocuğuna Zerdüşt ismini ancak böyle bir inanç temelinden sonra verebilir, bunu anlıyorum.

biyografi.net@gmail.com

http://www.sondevir.com/?aType=yazar&yazarID=159

18 Şubat 2012 Cumartesi

Hünkar Hacı Bektaş-ı Veli

Hünkar Hacı Bektaş-ı Veli

Hünkar Hacı Bektaş-ı Veli

Mahmut Çetin'in yeni kitabı


http://www.onaltıyıldız/ 5 Ocak 2012


HÜNKAR HACI BEKTAŞ-I VELİ (ROMAN)
Bostancı Baba'nın geldiğini öğrenen Hünkar Hacı Bektaş-ı Veli, Makalat kitabını yazmağa başlamıştı. Osman Bey'e himmet eden Allah dostu, Şeyh Edebali olduğu gibi, Hünkar hazretleri de Orhan Gazi'ye himmet ediyordu. Anadolu hakkında, beylikler hakkında en önemlisi de Bizans hakkında söyleyecekleri vardı Hünkar'ın. Orhan Gazi ise Hünkar'ın sözlerini hıfz ediyor, her bir hecesini canevinde duyuyordu. Hacı Bektaş-ı Veli'yi hocası Lokman-ı Perende hazretleri Nişabur'dan Anadolu'ya göndermişti. Bostancı Baba; Lokman-ı Perende, Hızır Aleyhisselam, Ahi Evran-ı Veli, emanet ve İzmit arasında bağlar kuruyor, düğümler çözülüyordu.